Hepimizin çok iyi tasvir ettiği şeyler vardır. Kimi sevdiği bir kadını ya da erkeği, kimi okuduğu bir kitabı, kimi bir manzarayı, kimi rüyalarını, kimi vitrinde gördüğü bir elbiseyi ya da ayakkabıyı, kimi bir resmi-fotoğrafı,kimi bir yemeği anlatır.
Herkes hayatında en az bişeyi çok güzel tasvir eder.
Birgün bir masada bir et sohbeti açılır...
Karşındaki, küçük bir etin hikayesini anlatır.
Parmak uçlarında tutar o küçük bir parça eti. Baş parmağı ve işaret parmağının arasında. Birbirine sürter. Et lime lime olmuştur. Tel tel...
Anlatırken gözlerini kısar, yutkunur. Parmaklarının arasında tuttuğu hayali eti ağzına götürür. Azı dişlerine sıkıştırır. Yavaşça çiğner. Çiğner, çiğner ezer... Küçük minicik bir ses çıkar dişlerinin arasından.
İşte o
et...
Et öyle olmalıdır...
Tasvir: Arapça bir kelime olup, herhangi bir varlığın rengini, kokusunu, tadını,
görünüşünü, özelliklerini... anlatma ve canlandırma (bir anlamda yazıyla
resmetme) demektir.